top of page

Fotoğrafın Öğrettiği Şey

Fotoğraf bana sabrı öğretti.Işığın yönünü, gölgenin sabrını, beklemenin güzelliğini.Deklanşöre basmadan önceki o bir saniyelik nefes… işte orası hayatın kendisi.Ne önce ne sonra — tam orası.

Bir kare çekmek bazen günler alıyor; doğru ışık, doğru his, doğru an.Ama sonra o karede bir şey oluyor — bir insanın yürüyüşü, bir bulutun formu, bir kedinin bakışı — ve sen anlıyorsun: sabır boşa gitmemiş.Fotoğraf, bana “kontrol etme” isteğini bırakmayı öğretti.Hayat da öyle değil mi zaten?Ne kadar planlarsan planla, her şey yine kendi zamanında oluyor.

Artık makineyi değil, hayatı dinliyorum.Bir görüntü yakalamaktan çok, bir duyguyu saklamaya çalışıyorum.Çünkü iyi bir kare, aslında iyi bir sessizliği anlatır.Ve bazen o sessizlik, bütün kelimelerden daha nettir.

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yavaş Büyümek

Hız, çağımızın yeni ibadeti oldu.Ama ben artık hızdan değil, derinlikten medet umuyorum.Bir işin, bir ilişkinin, bir fikrin meyve vermesi için zaman gerek — bunu toprağa bakarak öğreniyor insan.Yavaş

 
 
 
Sessizlikten Gelen Ses

Bazı sabahlar şehir öyle bir susar ki, insan kendi iç sesini bile duyacak hale gelir.Kahve fincanından çıkan buharla birlikte düşüncelerim de kıvrılıp gider; kalabalığın ortasında bile yalnız kalabilm

 
 
 

Yorumlar


bottom of page